- hiçbir biçimde
- adv. at all
Turkish-English dictionary. 2013.
Turkish-English dictionary. 2013.
asla — zf., Ar. aṣlā Hiçbir zaman, hiçbir biçimde Dünyada her şeyle alay edilir şaka yapılır ama şiirle asla! S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
bir türlü — zf. 1) Tekrarlı kullanıldığında işin yapılmasının da yapılmamasının da aynı derecede kötü olduğunu belirten bir söz Gelsem bir türlü, gelmesem bir türlü. 2) Hiçbir biçimde, hiçbir yolla Deminki yirmi beşliği aradım, bir türlü bulamadım. S. F.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
dünyada — zf. Hiçbir zaman, hiçbir biçimde Bu kitabı dünyada kimseye vermem … Çağatay Osmanlı Sözlük
dokunulmaz — sf. 1) İlişilmez, el sürülmez, taarruzdan korunmuş Herkes, kişiliğine bağlı, dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez, temel hak ve hürriyetlere sahiptir. Anayasa 2) mec. Hiçbir biçimde eleştirilemez Dokunulmaz, yan bakılmaz, müstesna bir mahluktur.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
oturmak — e 1) Vücudun belden yukarısı dik duracak biçimde ağırlığı kaba etlere vererek bir yere yerleşmek Bir sandalyenin üzerinde oturmuş, önüne bakıyordu. S. F. Abasıyanık 2) nsz Bu biçimde yerleştiği yerde kalmak Bakın, hikâye zordur, acımasız ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
serbest — sf., Far. serbest 1) Hiçbir şarta bağlı olmayan, istediği gibi davranabilen, erkin 2) Tutuklu veya bağımlı olmayan, özgür, hür 3) Zamanını istediği gibi kullanabilen, yapacak bir işi olmayan Öğleyin serbestim, gelebilirsin. 4) Bazı kurallara… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kör değneğini beller gibi — hep aynı biçimde davranıp hiçbir yenilik veya değişiklik yapmayacak biçimde Evde, kör değneğini bellemiş gibi sabahları, biraz kızarmış ekmek, tereyağı ve reçelle çay içtiğimiz hâlde, bunlar, eniştemizin köşkünde bir öğle yemeği miktarına çıkar.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
1980 Turkish coup d'état — The daily Hürriyet ran an extra edition, whose headline read The army has seized control The 12 September 1980 Turkish coup d état, headed by Chief of the General Staff General Kenan Evren, was the third coup d état in the history of the Republic … Wikipedia
anasıl — zf., esk., Ar. ˁanaṣl Kökten, asıl olarak, esaslı bir biçimde Anasıl asker ve erkek bir kavim olmadıkları için askerliğin şanından hiçbir zaman nasipleri yoktur. Y. K. Beyatlı … Çağatay Osmanlı Sözlük
apaçıklık — is., ğı 1) Apaçık olma durumu 2) fel. Bir şeyin, hiçbir kuşkuya yer bırakmaksızın açık bir biçimde görünmesi … Çağatay Osmanlı Sözlük
başıboş — sf. 1) Bir şeye veya kimseye bağlı olmayan Başıboş yaşayışa alışkın değildir. H. Taner 2) Bağlanmamış, serbest bırakılmış İstanbul un başıboş köpekleri rahatça ömür sürmektedirler. S. Birsel 3) zf., mec. Yönetimsiz, baskısız, denetimsiz bir… … Çağatay Osmanlı Sözlük